Duyarsızlaşmanın Kekemeliğe Olan Etkisi
Ben şahsen Duyarsızlaşma’nın kendi kekemeliğime olan etkisini anlatmak istiyorum. Duyarsızlaşma dediğimiz şey aslında bi nevi kendi kabuğunun dışına çıkmak. Duyarsız olmak Kekemelik için çok önemli bir çalışmadır. Kekemeliğin belini kıran, o denli etkili bir çalışma. Kekeme olan bireyler Akıcı takılmadan konuşmayı istiyorlar ve bunun yollarını arıyorlar, en büyük yanlış akıcılığın peşinden gitmek, ve onun için uğraş vermek, kekeme bir kişi akıcılık için değil, kekemeliğe karşı hani vurdum duymaz derler ya heh işte bu tabir tam Duyarsızlaşma dediğimiz şeyin eş anlamlısı, kekemeliği özgür bırakmak, kekeliyerek konuşmaktan korkmamak çekinmemek, kendi kekemeliginden utanmamak eğer kekeme bir birey duyarsız olmayı başarabilirse, hemen ardından akıcılık da mutlaka gelecektir hee yanlış anlaşılma olmasın Duyarsızlaşma çalışmasını akıcı konuşmak için yapmıyoruz eğer akıcılık için yapılırsa yaptığınız çalışmalardan hiç bir sonuç elde edemezsiniz.
Kekemeliği olan bir kişinin kendi kekemeliğini bir başkasının yanında göstermesi bunu açığa çıkarması elbette ki hayli zor bir durum, ama kekemeliğini gizleyip insanlar ile iletişim den kaçmak kendini toplumdan soyutlamak, konuşmamak, hep arka plan da olmak daha zor böyle olunca insanın sosyal bir yaşantısı olmuyor, çevresi kısıtlı oluyor, hayattan aldığı tat çok az oluyor, tam yaşıyamıyor hayatı, kendini yalnızlığa mahkum ediyor kişi, ama aslında kişi kekemeliği ile barışık olsa, kekemeliği gözünde Koca bir dağ olarak görmese, kekemeliği Kendi ayaklarına pranga yapmasa,Yani kekemeliği kendine bir engel olarak görmese kişi, biraz abartılı bir iddia olacak ama gerçek şu ki bence; Kekemeliği biz kendimiz oluşturuyoruz, yani Kekemeliğe zemini biz hazırlıyoruz peki bunu nasıl yapıyoruz kendi olumsuz düşünce ve duygularımız ile bi nevi kekemeliğe davetiye yolluyoruz, halbuki sen bu olumsuz düşünce ve duyguları getirmesen kekemelik yerinde kalacak, ama biz hani kedinin kuyruğuna basmak diye bir tabir kullanır ya kekemelik de kedi gibi sen bu olumsuz düşünce ve duygular ile kedinin yani kekemeliğin kuyruğuna basmış oluyorsun, halbuki sen kedinin kuyruğuna basmasan kedi yerinde sakince duruyor, zararsız evcil bir hayvan onu sen tahrik ediyorsun, o yüzden ilk öncelikle bu olumsuz düşünce ve duyguları bi at içinden ve zihninden, sen eğer bunları atmayı başarırsan kekemelik de sana karşı daha az etki eder, sen bu olumsuz düşünce ve duygular ile kekemeliği desteklemiş olursun, peki bu düşünce ve duygularımız nasıl atılacak içimizden, Duyarsızlaşma dediğimiz seni kendi kekemeliğine maruz bırakma, seni kendi kekemeliğin ile yüzleştirme gibi bir şey ve sen bu çalışmaları yaparak o senin olumsuz kendi kurduğun düşünce ve duyguların gerçek de o kadar olumsuz ve kötü olmadığını kendin bizzat görüyorsun ve bu da senin o olumsuz düşünce ve duygularını çürütüyor, kekeme bir kişi kendi kendini kısıtlıyor, kendine belirli dar bir alan oluşturuyor ve bu dar alana kendini haps ediyor, halbuki sen özgür bir kişisin kendi özgürlüğünü kısıtlama bu kötülüğü kendine yapma.
Kekemelik senin için bi problem olmaktan çıksın artık özgür bırak kekemeliği, umursama artık kekemeliği, tam tersine sen kekemeliğin ile barış onu düşman olarak görmeyi bırak onu bi sal ya valla özgür bırak, rahatla kendini sıkma artık ya kekele ya kekele ne olmuş dünyanın sonu mu? Bırak kim nasıl bakarsa baksın sana, kim ne düşünürse düşünsün, kekeliyerek konuşmak ayıp ve utanılacak bir şey değil, artık çekinme şu insanlardan kekemeliğin varsa var yani kimse seni bundan dolayı yaftalıyamaz, kızamaz neden kekeliyorsun diye soramaz,buna hiç bir kimsenin hakkı yok, diğer insanlar akıcı takılmadan konuşmayı bi yerden mi öğrendiler? yani bunun için bi çaba mı sarf ettiler ? Yook yani konuşmak o kadar da önemli değil yani sen kekeme olmasan çok iyi çok güzel konuşan biri olsaydın insanlar sana voooww şuna bak ne kadar güzel konuşuyor mu diyecekti hayır tabiki de, ve hiç kimseye de sen çok akıcı çok güzel takılmadan konuşuyorsun sana madalya takalım da demiyorlar, yani takılmadan akıcı konuşmak bir ayrıcalık değildir ve kekemelik de o kadar kötü bir durum değildir benim Duyarsızlaşma çalışmasın dan sonra oluşan olumlu düşünce ve duygularım bu yönde benim kekemelik hakkında ki düşünce ve duygularımı yüz seksen derece değişmiş durumda bunu Duyarsızlaşma çalışmasına borçluyum artık kendi kekemeliğim ile kavgalı değilim, diğer kekeme olan arkadaşların da bu şekilde olması dileğiyle bu güne kadar hep bi çatışma içerisinde idim kendi Kekemeliğim ile ve bundan en çok ben zarar görüyordum çok bunalıma giriyordum ve artık Kekemelik benim için bir hiç yani takmıyorum artık odak merkezim de kekemelik yok canım konuşmak isterse hiç çekinmeden kendi kekemeliğim ile konuşuyorum artık ben kekemelikten kaçmıyorum o benden kaçıyor, artık özgür ve sosyal bir birey olma zamanı, sizde lütfen kekemeliği kendinize bir engel olarak görüpte kendinizi Asosyal biri haline getirmeyin.
Siz kekemeliğe ayak uydurmayın o size ayak uydurmak zorunda kalsın. Özgürce kekelediginiz günlere.
Siz kekemeliğe ayak uydurmayın o size ayak uydurmak zorunda kalsın. Özgürce kekelediginiz günlere.
Facebook'tan Samet Yağbsan