Gençken Kekemelikle İlgili Olarak Bilmeyi İstediklerim;
Çocukluk çağımda kekeleyen ben, hep kendimi toplumdan soyutlanmış olarak hissettim. Etrafımda benim gibi kekeleyen hiç kimseyi bilmiyordum ve hiç kimse de benim kekemeliğimle ilgili bir şeyden bana bahsetmiyordu (Maalesef etrafınız böyle olunca bir kekeme olarak nasıl davranışlar geliştirirsiniz ) Kekelediğimde babam kızabilirdir bana ve bu durum bende kekemeliğimle ilgili olarak korku ve utanma duygusunu oluştururdu. Okula başladığımda, anaokulu öğretmenimin, benim kekeleyen konuşma tarzımla ilgili olarak beni azarladığını hatırlıyorum ve bu durum beni öylesine utandırmıştı ki.
Kekemeliğimden ötürü çok dalga geçildim. Etrafımdaki çocukların benim kekemeliğimi taklit etmelerinden ve bana gülmelerinden ötürü iyice konuşma eylemine karşı isteksizlerim oluşmuştu . Ve bu sebeplerden ötürü utanma ve korkma duyguları bende oluşuyordu. Bu durumu yaşayan etrafımdaki tek kişi olduğum için de kendimi çok yalnız hissediyordum. Bu tuhaf durum her nasılsa sanki benim hatam gibi duruyordu.
Artık sürekli her zaman kekemeliğimle ilgili hep bir endişe ve kaygı içerisindeydim. (Çoğu kekemenin içinde olduğu durum aslında bu !!! ) ve sürekli olarak kekelememenin yollarını bulmaya ve bunu halletmeye çalışıyordum ( ince bir mesaj var burda ) Ve kekelememek için müthiş bir kelime hazinem oluşmuştu. Ayrıca daha güvenli bir söyleme şekli olarak (!) kekeleme ihtimalimin olduğu kelimeleri başka kelimelerle değiştiriyordum. Bu durum ise beni çoğu kez konuşma durumlarından kaçınmama sebep olmuştu. Çoğu kez kekelememeyi garanti eden en kolay yol, hiç konuşmamaktı. )
Yaşım ilerledikçe bazı şeyler değişti. Kekemeliğimle barışmam ve onunla baş etmem bazı şeyleri kolaylaştırdı. Çünkü başka insanların düşüncelerini artık önemsememeyi öğrendim (Duyarsızlaştırmada amaçlanan bu zaten… yaş ilerlemeden başlamak lazım. Yaşla birlikte hayat bunu sana öğretiyor bir şekilde) Ve kekeme olan başka insanlarla tanıştım ve bu durum benim hayatımı müthiş şekilde değiştirdi. Onlarla tanışınca şunu fark ettim ki; Tek başıma değildim ve geçmişte düşündüğüm gibi tuhaf ve saçma düşünceleri artık hissetmeme gerek yoktu. (Öz yardımın önemi )
Keşke daha erken yaşlarda kekemelikle ilgili olarak bilmeyi istediğim şeyler;
1.Kekemelik hiç kimsenin hatası değildir. Kekemelik normal konuşma akışında duraksamaların takılmaların olduğu bir konuşma bozukluğudur. Bugünlerde de genel olarak nörolojik veya genetik sebeplerden oluştuğundan bahsedilmektedir. Benim yakınlarımda veya ailemde hiç kimse kekelemiyordu. Fakat bu kesinlikle benim suçum değildir. Ne ben ne de ailem benim kekelememe sebep olabilecek bir şey yapmadı.
2. Yaş ilerledikçe kekemelikle barışman ve onunla baş etmen daha kolay oluyor. (Bence bunun için yaşlanmaya gerek yoktur) Bu kendi zihnimizdeki büyük bir başarıdır. Aslında yetişkin insanların çoğunun kendine göre problemleri var ve onlar etraflarında birisi kekeliyormuş veya kekelemiyormuş , buna çok dikkat etmiyorlar.
3. Kekemelik, kekeleyen insanlar olarak bizlerin diğer insanlardan daha az zeki olduğu veya bizim duygusal problemlerimiz olduğu anlamına gelmemektedir. Bizler gergin veya utangaç da değiliz. Sadece kekemeyiz. Dışarıdaki herhangi biri kadar akıllıyız ve herhangi birinin yapabileceği bir şeyi yapabiliriz.
4. Kekeleyen ne kadar çok insan varmış. Değişik mesleklerden değişik toplumlardan ne kadar da çok kekeleyen insan varmış. Hatta bazı kekeleyen insanlar çok başarılılar ve doktor, avukat, eğitimci ve daha birçok beyaz yakalı meslekte kariyerlerini devam ettiriyorlar. Küçükken, konuşmamdaki akıcısızlık yüzünden iyi bir mesleğe sahip olamayacağımı düşünürdüm. Bu doğru değilmiş.
5. Kekemelik bizi eşsiz yapar. Düşünsenize, nüfusun sadece yüzde 1 i kekemeymiş. Yani yüzde 99 un sahip olmadığı şeylere sahipsin. Ne kadar da havalı bir şey değil mi?
translated by eeraslan
Orjinal link:https://themighty.com/2016/11/what-i-wis...tuttering/
Çocukluk çağımda kekeleyen ben, hep kendimi toplumdan soyutlanmış olarak hissettim. Etrafımda benim gibi kekeleyen hiç kimseyi bilmiyordum ve hiç kimse de benim kekemeliğimle ilgili bir şeyden bana bahsetmiyordu (Maalesef etrafınız böyle olunca bir kekeme olarak nasıl davranışlar geliştirirsiniz ) Kekelediğimde babam kızabilirdir bana ve bu durum bende kekemeliğimle ilgili olarak korku ve utanma duygusunu oluştururdu. Okula başladığımda, anaokulu öğretmenimin, benim kekeleyen konuşma tarzımla ilgili olarak beni azarladığını hatırlıyorum ve bu durum beni öylesine utandırmıştı ki.
Kekemeliğimden ötürü çok dalga geçildim. Etrafımdaki çocukların benim kekemeliğimi taklit etmelerinden ve bana gülmelerinden ötürü iyice konuşma eylemine karşı isteksizlerim oluşmuştu . Ve bu sebeplerden ötürü utanma ve korkma duyguları bende oluşuyordu. Bu durumu yaşayan etrafımdaki tek kişi olduğum için de kendimi çok yalnız hissediyordum. Bu tuhaf durum her nasılsa sanki benim hatam gibi duruyordu.
Artık sürekli her zaman kekemeliğimle ilgili hep bir endişe ve kaygı içerisindeydim. (Çoğu kekemenin içinde olduğu durum aslında bu !!! ) ve sürekli olarak kekelememenin yollarını bulmaya ve bunu halletmeye çalışıyordum ( ince bir mesaj var burda ) Ve kekelememek için müthiş bir kelime hazinem oluşmuştu. Ayrıca daha güvenli bir söyleme şekli olarak (!) kekeleme ihtimalimin olduğu kelimeleri başka kelimelerle değiştiriyordum. Bu durum ise beni çoğu kez konuşma durumlarından kaçınmama sebep olmuştu. Çoğu kez kekelememeyi garanti eden en kolay yol, hiç konuşmamaktı. )
Yaşım ilerledikçe bazı şeyler değişti. Kekemeliğimle barışmam ve onunla baş etmem bazı şeyleri kolaylaştırdı. Çünkü başka insanların düşüncelerini artık önemsememeyi öğrendim (Duyarsızlaştırmada amaçlanan bu zaten… yaş ilerlemeden başlamak lazım. Yaşla birlikte hayat bunu sana öğretiyor bir şekilde) Ve kekeme olan başka insanlarla tanıştım ve bu durum benim hayatımı müthiş şekilde değiştirdi. Onlarla tanışınca şunu fark ettim ki; Tek başıma değildim ve geçmişte düşündüğüm gibi tuhaf ve saçma düşünceleri artık hissetmeme gerek yoktu. (Öz yardımın önemi )
Keşke daha erken yaşlarda kekemelikle ilgili olarak bilmeyi istediğim şeyler;
1.Kekemelik hiç kimsenin hatası değildir. Kekemelik normal konuşma akışında duraksamaların takılmaların olduğu bir konuşma bozukluğudur. Bugünlerde de genel olarak nörolojik veya genetik sebeplerden oluştuğundan bahsedilmektedir. Benim yakınlarımda veya ailemde hiç kimse kekelemiyordu. Fakat bu kesinlikle benim suçum değildir. Ne ben ne de ailem benim kekelememe sebep olabilecek bir şey yapmadı.
2. Yaş ilerledikçe kekemelikle barışman ve onunla baş etmen daha kolay oluyor. (Bence bunun için yaşlanmaya gerek yoktur) Bu kendi zihnimizdeki büyük bir başarıdır. Aslında yetişkin insanların çoğunun kendine göre problemleri var ve onlar etraflarında birisi kekeliyormuş veya kekelemiyormuş , buna çok dikkat etmiyorlar.
3. Kekemelik, kekeleyen insanlar olarak bizlerin diğer insanlardan daha az zeki olduğu veya bizim duygusal problemlerimiz olduğu anlamına gelmemektedir. Bizler gergin veya utangaç da değiliz. Sadece kekemeyiz. Dışarıdaki herhangi biri kadar akıllıyız ve herhangi birinin yapabileceği bir şeyi yapabiliriz.
4. Kekeleyen ne kadar çok insan varmış. Değişik mesleklerden değişik toplumlardan ne kadar da çok kekeleyen insan varmış. Hatta bazı kekeleyen insanlar çok başarılılar ve doktor, avukat, eğitimci ve daha birçok beyaz yakalı meslekte kariyerlerini devam ettiriyorlar. Küçükken, konuşmamdaki akıcısızlık yüzünden iyi bir mesleğe sahip olamayacağımı düşünürdüm. Bu doğru değilmiş.
5. Kekemelik bizi eşsiz yapar. Düşünsenize, nüfusun sadece yüzde 1 i kekemeymiş. Yani yüzde 99 un sahip olmadığı şeylere sahipsin. Ne kadar da havalı bir şey değil mi?
translated by eeraslan
Orjinal link:https://themighty.com/2016/11/what-i-wis...tuttering/