kekemeliğin doğuştan gelen bir bozukluk olmadığı daha sonra kişinin kekemeliğe olan hassasiyetiyle geliştiği ve yıllar geçtikçe daha kalıcı bir hal aldığı biliniyor buradan bana göre cikarilabilecek en önemli sonuç bu sorunun bir aliskanlik bir refleks haline dönüşmüş olması beyinde bu yillardir edindiği aliskanlik durumunu sorgulamadan otomotik olarak gerceklestiriyor ne kadar engel olmasına calissak da öyleki kişi konuşma öncesi kekeleyecegini veya zorlanacağını önceden kestirebiliyor ve haliyle net bir konuşma olmuyor bu konuşma da zorlanmalar olacağının kestirilmesi bana göre yillarin birikimiyle yaşanılan kaliplasmis düşünceler kişi kendince benimsediği rahat olduğu düşündüğü ortamlarda konuşması akışkan ve ne demek istediğini net ifade ediyor konuşma sirasinda beyin de hicbir mudahelede bulunmuyor çünkü bu şekilde alışmış refleks haline gelmiş konuşmanın zor geçeceğini düşündüğümüz zamanlar ise kapalı kutu bu zamanlar da edindiğim tecrübelere göre konudan çok uzaklaşmiş aşırı konsantrasyon kaybi yaşamak o anlarda ne söylediğinden daha çok ne kadar akışkan ve net konuştuğun oluyor konuşmayı çok aşırı mantıklı kelimeleri cok secerek konusmaktan ziyade iste bu gibi anlarımızı iyi tespit edip farkina vardıktan sonra bu durumlarda nasil rahat ve net bi şekilde kendimizi ifade ettiğimizi iyice kavramamiz gerekiyor yani isin özü bence kekemeliğe odaklanmayı birakip kafada canlandirarak konsantremizi bozmadan hareket ederek bunu aliskanlik haline getirdigimiz sürece kekemelik sorununda en iyi sonucları alabileceğimizi düşünüyorum
kekemelikte en önemli etken aliskanlikmidir
|
« Önceki Konu | Sonraki Konu »
|
Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi