Ritim ve Beyin
Ritim duygumuz zihnin sınırları içinde başlıyor gibi görünüyor. Ritmik müzik dinlediğimizde, bir sonraki notanın ne zaman geleceğini sezgisel olarak biliriz.Ancak görünen o ki, müzik ritimlerini zihinsel olarak takip etme ve tahmin etme yeteneğimiz bile bedenlerimizi hareket ettirmek için kullandığımız beyin süreçlerine bağlı.Müzik nörobilimcileri, fonksiyonel MRI kullanarak , ritmi aktif olarak dinlemenin, serebral korteksin tamamlayıcı motor alanını ve derin beyindeki bazal gangliyonları harekete geçirdiğini ve her ikisinin de istemli hareketler üretmek için önemli olduğunu tespit etti.
Motor kontrol ile ritim algısı arasında bağlantı kurmak, hem ritim algısını etkileyen hem de Parkinson , Huntington ve kekemelik gibi ritim odaklı tedavilerden fayda sağlayan nörolojik bozuklukların altında yatan nedenleri anlamamıza yardımcı olabilir.
Gelişimsel kekemelik (erken çocukluk döneminde ortaya çıkan, konuşma sırasında ortaya çıkan bir kekemelik) , ritim algısındaki bozulma ve metronomla zamana dokunma yeteneğinin zayıflaması ile ilişkilidir.
Tersine, metronomla birlikte konuşarak kekemelik kısmen hafifletilebilir.Dahası, kekeme kişiler, konuşmaları hafif bir gecikmeyle veya perde kaymasıyla kendilerine dinletildiğinde, çoğunlukla önemli ölçüde gelişmiş bir konuşma deneyimi yaşarlar.
Motor geri bildirimini (kişinin kendi konuşmasının sesi gibi) işlemek ile altta yatan ritmi algılamak arasındaki bağlantıyı anlamak, birincil konuşma bozukluklarını ritim ve geri bildirimle ilgili ikincil etkilerle daha büyük bir resmin parçaları olarak birleştirerek kekemeliği daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir.
Jonathan Joseph Cannon, McMaster Üniversitesi(Psikoloji ve Sinirbilim)